16 Kasım 2012 Cuma

Acı biter hafifler.. Geçmeyen izidir...


Düşünsene düştün kocaman bir yara var dizinde hiç geçmeyecek gibi acıyor..  
1 gün 3 gün 5 gün ... gün. 
1-2  hafta sonunda acısı kalmıyor.. Geriye sadece bir iz kalıyor.. 
Sense o izi gördükçe o anı hatırlıyorsun bir süre, ama çektiğin acı adımlarını daha sağlam atmanı sağlıyor.. 
Çok mu basit diyeceksin, DEĞİL.. 
O acıyı çekmekte basit değil, acıyı hissettiğin an "şimdi çektiğin acıyla (kalp acınla) kıyaslanamaz" mı diyeceksin.. 
HAYIR! 
Kıyaslanır 1 gün 5 gün 2 ay  1 yıl 10 yıl...
Acı bitecek ve başka bir acıyla  kıyaslayamaz duruma gelecek..  
Emin ol en başında insan hep öyle hisseder ..  
Acı biter hafifler.. Geçmeyen izidir...
t.a. 


15 Kasım 2012 Perşembe

Başlık yok.. Yok..


Şu sıralar fazla yorgunum.. Çok fazla..
Çok üşüyorum.. Çok düşünüyorum.. 
Hergün yazmak istiyorum aslında.. Hergün..
Duygularımı, hislerimi yitirmiş gibi hissediyorum..
Onların katilide oldun zaman.. Yada...
Biri oldu, duygularımın tüm neşemin katili.. Hüznümün, huzurumun...
Birşey oldu.. 
Hava serin oldukça.. Şikayet etmeye  hakkım yok.. Türkiye'nin bir çok yerini sel ve kar altında iken..
Güzel İzmir'im ısıt içimi.. Katilimin benden aldıklarını geri ver güzel güneşinle..
Gününüz apaydınlık olsun.. En en güzelinden.. 

10 Kasım 2012 Cumartesi

SARI SAÇLIM MAVİ GÖZLÜM !!



Saat 09.05 .. Herkes esas duruşta.. Koca bir Milletin kaderiniz baştan aşağı değiştiren bir LİDER .. 
Düşünüyorum da Tv ekranlarında konuşulanları, haber ajanslarında dinlediklerimi.. 
Tüylerim ürperiyor...
Bu milleti bu kadar zehirleyen ne diye ? 
Tarihi bu kadar çabuk yok saymalarını sağlayan ne diye..?
Rahatlık.. Bu kocaman yürekli bir adamın, tüm hayatını bu millet için adamış bir LİDER'in onlara miras bıraktığı rahatlağın getirdiği tek sonuç..
Düşünüyorum da... Bu milleti canı pahasına ayağa kaldıran, bu milletle omuz omuza savaşan bu ADAM'ın suçu ne? 
Kahraman olmak mı? Tarihe adını yazdırmak mı? 
Dünya liderlerini dize getirip saygıyla bu milletin önünde eğilmelerini sağlamak mı?
Yoksa sadece kendi dilimizde, kendi dinimizi özgürce yaşayabileceğimiz, fikirlerimizi, isteklerimizi özgürce dile getirebileceğimiz, demokrasinin olduğu özgür bir ülke mi yaratmaktı ?
Hasta mıydı sizce bu LİDER.. Neden yapsın ki bunları.. Neden umutlarından, kendi hayatından tanımadığı bir yığın insan için neden bu kadar uğraşsın..
İŞTE! Siz sürekli konuşup durup, sürekli eleştirdiğiniz o LİDER'in bırakmak istediği tek şey buydu..
Bence hastaydı.. 
Milletine, topraklarına düşkün bir hasta... 
Hastalıklı fikirlere, ezilmemeye karşı hastalıklı gibi bağlanmıştı.. 
Tek derdi buydu.. Tek derdi bu MİLLETTİ...
Refahımız, huzurum içindi herşey..
Şimdi bakıyorumda, bunca şeyi bu kadar insan için uğraşıp didinip halkla milletle omuz omuza savaşmış, baba,oğul, eş, çocuk kanlarını dökerek bırakmış olan bu MİLLET ve ADAM GİBİ BİR ADAM'a bu denenler bu yapılmaya çalışanlar reva mı?
Çok kızıyorum.. Çok alınıyorum.. 
İnsan hiç tanımadığı biri sever mi? Tartışmayacağım, açmayacağımda.. 
Öyle bir sever ki.. Öyle bir minnet besler ki...
Kıymetini bilene elbette...
Çok isterdim o dönemde doğmuş olmayı, yaşamayı.. Tüm bunlara bende katkıda bulunabilmeyi..
Çok isterdim çok..



ATA'M SEN HUZURLA UYU.. HER NE KADAR HUZURUNU, MİRASINI BOZMAK İSTESELERDE, SEN YİNEDE HUZURLA UYU.. BU MİLLETİ BİR SEN BİR ALLAH BİLİR.. 
BİZ İSTERSEK TARİHİ YENİDEN YAZABİLECEK BİR MİLLETİZ.. 
BİZ SENİNLE YETİŞMİŞ ÇOCUKLARIZ..  
BİZ CUMHURİYETİN EVLATLARI, ATATÜRK'ÜN EVLATLARIYIZ.. 


5 Kasım 2012 Pazartesi

Acı çekmek nedir size göre?

Acı çekmek nedir size göre?
Hastalanmak ve onun verdigi ızdırabı yasamak mı..
Yoksa Sevdiginiz kişiyi kaybetmek mı.. İnsan sevdiğini çeşitli sekillerde kaybedebilir.. Ölüm yada bir gidiş.. Terk ediliş.. Sevmeme veyahut unutma...
Elimiz kesildiğinde de acı çekeriz.. Bisikletten düştügümde korkundan aglayamazdim annem kızar da bir daha binmeme izin vermez diye.. Acı çekerdim dişlerimi sıka sıka..
Kaybetme korkusu.. Yoksa bu korku mu en buyuk acı.. Gozlerimden yas gelene kadar hickirmadan, sesizce aglamak.. Kaybetmek sevdiğin bir şeyi yada birini..
Ama bence en buyuk acı birini taniyamamia olmak sanırım.. Auan boyle hissediyorum.. Onca sene.. Onca an ve gün.. Bosaymis.. Kendimi tanıdığım kadar emin olduğunuz biri üstelik bu kişi... Bence en buyuk acı bu..
Ben bunu hissediyorum suan.. Ne migde ağrımı nede kalp acımı... Sadece bunun için acı hissediyorum...

4 Kasım 2012 Pazar

Yanılmak , iste o çok beter birsey ..

İnsanlarin nezdinde değersiz olmaya alıştım galiba.. Ve benim için sevdiğim insanlar değerlidir.. Sadece onların gözündeki değerim önemli.. Onun dışında baskaları tarafından değerli yada değersiz olmam cokta umrumda degil.. Yazma nedenim ise hep yanılıyor olmam sanırım.. Ben, kimseye güvenmeyen ben.. Bazen güvenmiş olup yanılmaktan ötürü kızıyorum ve alınıyorum iste.. Çabuk kırılıyorum galiba..
Hasta olarak girdiğim güzel bir pazar sabahından herkese günaydın diyorum.. Siz siz olun benim gibi yanılmayın..

1 Kasım 2012 Perşembe

AH BU BEN...



NE ZAMANDIR ŞARKI PAYLAŞMADIĞIMI FARK ETTİM..
AZ ÖNCE RADYODA ÇALAN HOŞ BİR SES, GÜZEL BİR ŞARKI..
"AH BU BEN NERELERE GİTSEM.. SAKLANSAM BİR YERLERE HAYALLEREMİ DALSAM.."

31 Ekim 2012 Çarşamba

Günaaaydııınn....... :)


Ya hani böyle bir şey olur bir insanın içinde.. Öylece oluşan bir his.. 
Altıncı hissi olduğunu söyleyen insanlara inanmam ben aslında, özel güçleri olan hislere sahip, iyi fal bakıp tutturabilen kişilere.. 
Ancak bazende öyle oluyor ki hayrete düşebiliyor insan ama bunu şu altıncı his olayına bağlamak daha mantıklı geldiği için inanmasamda ona bağlayabiliyorum.. Ama hala inanmıyorum..
İnsanları gözlemleyebilmekle alakalı bir durum kesinlikle.. Nedendir bilmem ama bende de buna benzer bir algılama  yeteneğim olduğuna inanmaya başladım..
Öyle bir şey hissediyorum ki, şöyle olacak dediğimde yanılmamak beni şaşırtmıyordu eskiden.. 
Artık şaşırıyorum.. 
İnsanları daha iyi tanıyorum belkide ondandır.. Belkide sadece atıyorum ve tutuyordur.. Kimbilir..
Fakat bildiğim birşey var ki, bu ön sezilerim ve tespitlerim sadece havada kalıyor... 
     "Sakal mı bıraksam acaba?  =)  "
Alakası ne der iseniz; hani atalarımızın bir sözü var ya "sakalım yok ki dinlensin.." Galiba sakallı kişiler daha dinlenir kişilermiş o devirlerde.. Şimdiyi düşündüğümde pekte öyle olmadığını diyebilirim..
Her neyse sonuç olarak sakalım olsa dinler mi herkes beni düşünmeden edemiyorum ara sıra işte.. =)
Saç, sakala bağladım yine sonucu... Buda güzel...
Keşke arada yanılsam şu düşüncelerimde diyorum, diyorumda olmuyor ki işte...
Sağlık olsun yapacak bir şey yok...
Mutlu sabahlar.... :)      
                 ----sanırım eski yazılarımda daha yaratıcı günaydınlarım var----  =)


Copyright All Right Reserved ! Tuba Atamer !