"En
akıllımız bile Sevgi'nin ağır yükü altında ezilir; ama gerçekte Sevgi,
Lübnan'dan esen okşayıcı meltem kadar hafiftir. Özgürlük, leziz
yemeklerinden ve bereketli şarabından sunmak için çağırır sofrasına
bizi; ama biz de sofraya oturur oturmaz tıkanırcasına yeriz önümüze
konulanları. Doğa, hoşgeldin diyen kollarıyla uzanır bize ve onun
kadınsı güzelliğinden haz almaya çağırır bizi; ama biz onun sükunetinden
ürker, kalabalık kentlere akın ederiz ve orada tıpkı vahşi bir kurdun
önünden kaçışan koyunlar gibi birbirimizi sıkıştırarak yaşarız''.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder