19 Mayıs 2014 Pazartesi

İçimin Karası




Hayat pamuk ipliğine bağlı.. İpimiz de bazen bizim bazen başkalarının ellerinde..
Garip olansa bir gün yanınızda olan diğer gün yanınızda olmaması.. 
Ölüm gerçeğimiz.. 
Para kazanmak gerçeğimiz..
Çalışmak zorundayız.. Acı çekmek zorundayız...
Canımız yanar.. Ama sanırım en çokta ölümün acısı değilde laflar yaraya basar tuzu.. Daha da yanar işte can...
Söyleyecek tonlarca lafım var.. Tonlarca ağır basan bir suskunluğum...
Ağlıyorum, dua ediyorum... Öfkemi bastıramıyorum...
Kendime de yediremiyorum... Elimden neden bişey gelmez diye deli oluyorum.. İki paylaşım yapmakla neyi değiştiririm ki neye faydam olur..

Yaşamak bu kadar ucuz olmamalı.. 
Yaşamlar bu kadar çabuk sönmemeli.. 
İnsan hataları üzerinden 'kader' vurgusu yapılmamalı.. 
'Aklını kullanan hayatta kaldı' diyememeli kimse.. 
'Kimseyi oraya zorla sokmadık çalışması için' dediğinde biri utanmalı, biraz olsa yüzü kızarmalı ve özür dilemeli..
'Fakire dağıtılan kömürü zengin mi çıkarsın' denebiliyorsa... 
100-150 sene önce olmuş vakalar ile lıyaslanıyorsa...
Sedye kirlenecek diye çizmelerini çıkarmayı teklif edecek kadar asil olan insan gibi insan olan hiç kimse için bu hayat bu kadar ucuz olmamalı...

Sadece insan soruyor be arkadaş.. Şaşıyor.. Neden o bir damla gözyaşını çok gördünüz kendi canınıdan olan insanlara diye.. Herşey bi yana bırakıp, neden diye soruyor işte.. Biz çoluk çocuk içimiz cız ederken, gözyaşımızakıp giderken diyorum işte ben mi çok duygusalım yoksa çok mu abartıyorum?
Bilmiyorum...
Rabbim yanına aldı sizi.. Huzur içinde uyuyun bizi bekleyin kardeşlerim.. Adelet bir gün tecelli edecek.. İlahi adelet elbet yerini bulacak...



#SomaKarartılmasın

 
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Copyright All Right Reserved ! Tuba Atamer !