20 Şubat 2013 Çarşamba

" Anı toplayıcıları "



Anı toplayıcıları gibiyiz..
Her gün birer an yaşıyoruz.. Ama çoğunu kenarı atmak yerine orda yaşayıp tüketiyoruz.. Aklımıza gelmiyor bir daha, belleğimize yazmıyoruz çünkü onları.. Sıradan an'lar onlar.. 
Öyle an'lar da var ki hafızamızın en can alıcı noktasına mıhlanp kalıyor.. Sökmek istesek sökemiyoruz.. Gerçekten sökmek istediğimiz ise bir muamma..

- Anılar topluyorum.. Gittiğim her yerde attığım her adımda... Baktığım her yerde..
Hafızam bana oyun oynar gibi bir yığın an'ı önüme seriyor.. Dalga geçer gibi gülümsüyor, ağlıyor kalbimi hırpalıyor..
An'lar topluyorum.. Minik tebessümler, göğü kıskandıran büyük kahkalar var.. Kısa bakış anlarım.. 
Yazılarım var.. Duygularım onlarda var.. 
Fotoğraflarım var belleğime kazıdığım, belleğime hatırlatmak istercesine denklaşörümden ekranıma yansıyanlarım var...
Burukluklarım da var anılarımda.. Mutluluklar kadar hemde... Cümlelerimin sonuna eklediğim iki noktada, ardı arkasına sıraladığım üç noktada bile..
Artık keşkelerimde var, umutsuzluklarımda da sonsuz an'lar yüklü.. Kararsız, huzursuz anılarım hep orada...
Geçen senelerde bir sürü an'ı topladım... 
Hala topluyorum, önüme seriliyorlar öylece bakıyorum, bakıyorum... 
Sadece susuyorum..

"İçime sıcacık bir duygu yerleşiveriyor.. Suyu içtiğinizde boğazınızdan miğdenize kadar ki o anı hisseder gibi yavaşça iniyor belliğimden... Damarlarımde hareket ettiğini hissediyorum... 
Tüm vucudumun an'a duydugu o tepki içimdeki o ürperme, yüzümden enseme doğru dolanan o soğukluk,  kulağımdaki uğultuyla birlikte gözlerime doluyor.. Tüylerimi diken diken ediyor.. Sol yanıma vardığında kalbimde yeşeriyor tatlı yumuşacık bir sıcaklık..

Uzun değil, hiç uzun değil kısacık bir an.. Unutmaya yüz tutan belkide çoktan unuttuğum kısacık bir an.. Gelip yerleşiyor.. Kaçıyorum herşeyden ve herkesden.. Kimse almasın diye, dokunamasın döküp saçamasın diye..."

Ben anı toplarım.. An'ılar.. İyi, kötü hepsini toplarım.. Silemem, yırtıp atamam.. Kıramam..
Ben anı toplarım.. An'ılar.. Bir sürü an'ılar... Küçücükler ama benimler.. Benim olan tek şeyler..



19 Şubat 2013 Salı

"İnsan kendine ihanet ediyor."




"Konuşmamak ne iyi, bir bilsen.
İnsan elbette konuşmak istiyor; dert yanmak, haklı çıkmak istiyor.
Fakat kelimeler insana ihanet ediyor, insan kendine ihanet ediyor."
—  Oğuz Atay

18 Şubat 2013 Pazartesi

Mesela, diyorum...

Olur mu sizede...
Hani bir an gelir değil dört duvar arasına sığışmak kendi kafanızın içine dahi sığamazsınız..
Hani bir an da olur ki feci bir ferahlama hissi ile aydınlanırsınız..
Duygularınız, içinde bulunduğunuz o dört duvar.. Öyle tanıdık gelir ki o dört duvar size, ilk hissettiğiniz gibi arkanıza bakmadan bırakıp gitmek istediğiniz o yerle aynı yerdir üstelik..
Hani hep o ilk 24 saat çok önemlidir ya, onun gibi bişey...
İlk 24 saat zorlar.. Zorlar... Zorlar...
Sonra o koma halinden yavaşça çıkmaya başladığınızda herşey berraklaşır, hafifler, dahada netleşir.. Huzur iner, karanlık sis kaybolurken ışık doğar birden.. O ışığın huzurlu kollarına atmak için can atar bir yan, bir yanda aksi yöne çekmek için elinden geleni yapar.. 
Dinerç gösterir bir yan, diğer yan çoktan pes etmş bayrağı indirmiştir oysa.. 
Ama bir tatlıdır ki o ferahlama hissi.. 
Hani sürekli kaşınan bir yaranın tatlı tatlı kaşınması gibi... Yaraya vereceğiniz zararı düşünmeden kaşırız kaşırız... Sonra mı yara büyür büyür... Geçmez mi elbet geçer fakat yeri hep bakidir.. Kocaman belli belirsiz koyu bir pembelik bırakır..
Öyle işte..
Hayat böyle nefes almaktan ibaret olsa keşke diyorum.. Nötr, sıfır his sıfır düşünce...
O ilk 24 saati hiç yaşamasak, mesela.. 
Atlattık bitti dediğin anda bir daha tekrarlamasa, mesela..
Mesela diyorum ki; o sise hiç dolanmasak bol ışıklı bol huzurlu olsa herşey..
Sıkıcı olsa işte böyle hayat.. 
Hep mutlu hep isteksiz.. 
Net bir şekilde.. 
Nötr olsa, mesela...
Mesela diyorum, sadece beden olarak yaşasak... İyi olmaz mıydı..?
 

16 Şubat 2013 Cumartesi

Neredeyse ..

"Neredeyse kar başlar.
Birini düşünür gibi oluruz. Biliyorum
Ellerin de üşür. Biliyorum ama
Isıtabilirsin onları. O ateşte.
Hazırsın da. Biliyorum. Ama
Sana bir boyun atkısı gerek. Kış geldi."
—  Turgut Uyar

...<>...

Ne zaman bitecek içimdeki bu kış..
Ne zaman bitecek bu nemli bahar..
Mantığı ne zaman kenarı bırakacağım..
Ne zaman...

Boşluk ..

 Boşluk .. by t u b i
Boşluk .., a photo by t u b i on Flickr.

15 Şubat 2013 Cuma

KÖTÜ BİRİ(YİM)

Başlı başına yanlış yaratılımışım.. Buna dün gece kesin bir sonuç ile karar verdim..
Korkağım..
Potansiyel bir mutsuzluk aracıyım... Bu konuda abidesi dikilebilir cinsten..
Etrafımdaki herkese sadece mutsuzluk veren biriyim..
Beni seven birini fark edemeyecek şekilde kalın düşünceliyim..
Korkuyorum işte..
Birini mutsuz etmekten, onuda bu uçsuz yanlızlığıma çekmekten.. Orada tek olmaya alışmam gerek..
Boğazımda düğümlü bugün kelimeler..
Gözerimden akıyor hepsi bir bir...
Üzgünüm... Özür dilerim.. Hemde çok...
Doğru olanı hiç bulamadım.. Hep yanlış seçimler yanlış kararlar aldım.. Bunlar üzer.. Bi tek beni üzse keşke..
Üzer... Çok üzer...
Uykumu kaybettim yine.. sabaha kadar sadece tavanı izledim..
Ay ışığının gecenin karanlığında pencereme yansıttığı izleri seyrettim..
O'nu düşündüm..
Belkide doğru olan budur.. Böyle daha mutlu olursun.. 
Zamanla... 
Zaman...
Umarım siler..Ummak .. Beklemek..

Copyright All Right Reserved ! Tuba Atamer !