Sessiz adımlarla yaklaştı..
Banka O'nun yanına oturdu..
Karşıda dalıp gittiği boşluğu seyretmeye başladı, O'nun gibi..
"Ne hissediyordu, hangi hayallere dalmıştı..
Saatlerdir öylece izliyordu sadece..
Belki hiç gidemediği yerlerde şuan..
Söyleyemediği kelimeler, hiç duymadığı şarkılarda belki..
Belki de kimsesiz..
Yokluğun içinde kaybolmuş bir hiç..
Belkide kocaman kalabalık bir yerde..
Çocuk sesleri, kahkaların arasında sevdiği insanlarla belkide...
Belki bir hastahane koridorunda..
Elinde bir kağıt, diğer yanında toparlayamadığı duygularında..
Yapıp yapmama arasında bir yerlerde belki de..
Sonunu düşünmeden yapamadığı herşey gibi, sıkışıp kalmış düşüncelere..
Akıp giden cadde de yetişmeye çalışmakta gitmekte olduğu bilinmezliğe, belki de orada...
Anlamlandıramadığı herşeyin içinde..
Belki de koca bir okyanusda..
Kıyıya vuran dalgaların sesinde..
Küçücük bir çakıl taşı belki de.. Milyonlarca taşın arasında bulunmayı bekleyen parlak bembeyaz bir taş..
Küçük bir kuştur belki de.. Özgürlüğe kanat çırpan.. Küçücük bedenine rağmen hayata meydan okuyarak göğe doğru kanatlarını var gücüyle çırpan..
Kırık dökük bir sokak lambasının loş aydınlığında.. Kendi gölgesinde gördüğü izlerde..
Sonu görünmeyen loş bir sokakta.. Gece kuşlarının sesleri eşliğinde uzun bir bekleyişte...
Uzun bir gecenin bitmek bilmeyen rüzgarında.. Estikçe içini ürperten korkularında.. Cama hızla vuran 'O' seste..
Belki de sadece tek bir
yerde.. O'nun yanında.. Tüm dünya sadece 'O' belki de.. O'da onun içinde
ufak bir inci.. Çıkmaya çalıştıkça daha çok dolanan, daha derinlere
düştüğü bir yerde..
Belki de... Belki...
Nerdesin sen ey gizemli..
Her nerdeysen, belki.... Belki... Yanıbaşındayım(dır) belki..."
t.a.