22 Mayıs 2012 Salı

Keşke ve İyiki...


Zaman seninle çok uğraşıyorum dimi.. Blog adımda sırf bu yüzden.. Sana düşman falan değilim inan sadece seni anlamaya ve akışında atlamadan yaşayabilmek için çabalıyorum.. Gerçekten o kadar.. 

Çünkü sen yerinde en iyi dost, yeri geldiğinde de en acımasız düşmanım olabiliyorsun.. Yinede vazgeçemiyorum işte.. Kangren olmuş bir parmağı kesmezseniz eğer elide beraberinde götürebilir.. Bu olmasın diye uğraşıyorum.. Vazgeçmeden... İkisindende... Sende bana yardımcı oluyorsun fazlasıyla hemde.. Düşmanım ve dostum bir arada..

Şuan dostum konumumdasın bunun farkındalığıyla yazıp, tekrar okuyacağım bunları.. 

Unutturmada üzerine yok değilmi.. Kesinlikle yok..

Tam anlamıyla unutmak diyemesemde şuan için, en azından üzerini ince bir kum duvarıyla örtmüşsün.. Dostlar böyle olmalı zaten.. Diyemediklerimi duyabilmeli, dediklerimdende hissetmelidir.. Sen ikisinde de gayet başarılısın.. Duruma göre sessiz ve yavaşça örtersin.. An gelir bir anda o duvarı kırıverirsin..

Boğazımdaki düğümü çözebilen tek dost.. Gözlerimi sıkıca yumup akışında seyretmek, bir film gibi işte.. Öylece izletiyorsun bana.. Gülümsüyorum, ağlıyorum, kahkaha atıyorum, kızıyorum yine ağlıyorum ve yine gülüyorum.. Tekrar ve tekrar... 

Unutmak istemesem bile sen nasıl olması gerektiğine zaten karar veriyorsun.. Unutturmadan yaşatıyorsun ya, acıtsada bazen kızamıyorum sana.. Senin ne suçun olabilirki akıp giden saniseler dışında... 

Keşke ve İyiki... Enrteresan ikili.. İçimi kemiriyorlar.. Sende hem izin veriyosun buna hemde unut diyorsun.. Unutturmayacağını biliyorum.. Ama işte keşke olmasın... İyikide... Eski olsun herşey.. Eskit bunları... Eskileri sevdirme bana... 

Keşke ve İyiki... 

Keşke ve iyikileri özletme bana.. Sil hadi onları bunuda yap, en büyük düşmanım olarak hemde...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Copyright All Right Reserved ! Tuba Atamer !